9 Ocak 2011 Pazar

Arşivden - 2

Sana devam edeceğim Umut. 5 Aralık 2009'dan.

Umut.. #1 


Genç bedenini yoracak kadar çok düşünce aklında dolanırken aldı babasının beylik tabancasını eline. Silah, senede sadece birkaç kere, saklandığı eski moda komodinin çekmecesinden çıkarılıyordu. Bazen askeriyedeki zorunlu saydırma işlemi için, bazen de tatil günlerinde canı sıkılan babasının temizleyip cilalaması için. Bu yüzden yeni gibiydi.

Sevmezdi silahları aslında. Bir zamanlar babası çok ısrar etmişti gölün kenarına pikniğe gittiklerinde 10 mt öteye diktiği bira kutusuna ateş etmesi için. Ama o dokunmak bile istememişti. Çünkü aç ve yorgun bir şekilde terk edilmiş olarak buldukları, mahallenin diğer çocuklarıyla beraber sahiplenip büyüttükleri köpekleri öksüz de bunun gibi bir silahla soğuk bir kış gecesinde apartmanlarının yan tarafındaki terk edilmiş binanın bahçesinde vurulmuştu.

Ne de severlerdi onu… Annelerine acıktıkları yalanını söyleyip aldıklarıyla beslerlerdi onu. Kimi zaman misafir bekleyen anneleri ‘Seninle mi uğraşıcam!’ diye savdıklarında mutfaktan sinsice aşırdıkları da olurdu. Adını da her pazar günü kahvaltı zamanı TRT’de çıkan sezercik filmlerindeki nefret ettikleri öksüz karakterinden koymuşlardı. Öksüz kimi zaman zengin ablanın kardeşi çıkar pahalı oyuncaklara boğulurdu, kimi zaman da ne kadar fakir olsa da bir kız arkadaşı olurdu. Ama kendi mahallelerinin kızları onlara yüz vermiyor, bütün gün oynadıkları futbol nedeniyle kirlenen üstlerine filmlerdeki zengin ablanın sezerciği ilk gördüğü zamanki gibi kibirle bakıp komşularına giden annelerinin peşine takılıyorlardı. O zamanlar hepsi ilkokul çağındaydı.

O zamanlar kadar büyük görünmedi tabanca gözüne. Tekrar eğilip baktı çekmeceye mermi kutusunu bulmak için. Babası hiçbir zaman şarjöründe mermi bırakmazdı silahı yerine kaldırırken ne de olsa. Kutuyu çıkardı. Silaha baktı ve dedi ki:

- Ne dersin? Sence kurtulacak mıyım?
.... 

Hiç yorum yok:

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...